fbpx

Çocuklarınıza Karşı Nasıl Sabırlı Olabilirsiniz?

Çocuklarınıza Karşı Nasıl Sabırlı Olabilirsiniz? – Annelerden 11 İpucu

Sürekli çocuklarınıza kızıp bağırıyorsunuz diye suçluluk mu duyuyorsunuz? Yalnız değilsiniz. Bu, çoğu ebeveynin sorun yaşadığı bir konu. Ama, çocuklarınıza karşı daha sabırlı olmayı öğrenmenizin yolları var.

Pozitif bir ev ortamı yaratmanın ve mutlu çocuklar yetiştirmenin bir kısmı, sorunlara yapıcı bir şekilde yaklaşacak yollar bulmaktan geçiyor. Eğer öfke probleminiz varsa, bunu yapmak biraz zorlayabilir. Başlamadan önce şunu söylemek istiyorum ki, bağırmak sizi kötü bir ebeveyn yapmaz. Şu an bu yazıyı okuyor olmanız bile, çocuğunuz için yapabileceğinizin en iyisini yapmak istediğinizi gösteriyor ve bununla gurur duymalısınız.

Çocuklar, sizi sinirlendireceğini sizin bile bilmediğiniz şeyler yapabiliyor. Birden fazla çocuğunuz varsa, bu durum daha da beter olup siz bitik düşüp öfkeye kapılana kadar devam edebiliyor. Eğer doğum sonrası depresyonundan muztaripseniz, bu daha bile kötü bir hal alabiliyor. Doğum sonrası depresyonu, bazı insanlarda çocuklarına ve kontrol etmekte zorlandığı ailesine karşı aşırı öfke şeklinde kendini gösterebiliyor. Eğer bu size tanıdık geliyorsa, bilin ki yalnız değilsiniz.

Ancak, bu durumu ele alış şeklimizin çocuklarımız üzerinde etkisi büyük. Sadece aranızdaki ilişkiyi etkilemekle kalmayıp, çocuğunuzun beyin gelişimini, duygusal ve fiziksel sağlığını da etkiliyor. Bu yüzden, öfkenizi çözümlemeye çalışmanız ve olumlu değişimler yapmanız çok önemli.

Buradaki önerilerin sorunu kısa yoldan çözmek için olmadığını bilmenizi isterim. Sabır konusunda uzmanlaşmak, kendinizi adamanız gereken bir beceridir. Eğer uzun bir süredir öfke problemleriyle uğraşıyorsanız, öfkeniz bir gecede yok olmayacaktır. Dönüp sürekli üzerinde çalışmanız gereken bir şeydir. Çabaladıkça daha da kolaylaştığını göreceksiniz.

1.Pratik Mükemmelleştirir

Sabır, hemen ortaya koyabileceğiniz bir yetenek değildir, gayret etmeyi gerektirir. Siz üstünde çalıştıkça, o konuda daha da iyileşeceksiniz. Belki çocuğunuza 42.097 kere üstünü değiştirmesini söylediniz ya da eşiniz kirli çoraplarını yine kirli sepetinin yanına yere attı. Sizin gözünüzü döndüren şey ne ise, pratikle buna sakin ve sabırlı bir şekilde tepki vermeyi öğrenebilirsiniz.

Eğer sabrınızı geliştirmek istiyorsanız, ne zaman sabrınızı kaybetmeye başladığınızı fark etmeye başlamanız ve bunu neyin tetiklediğini düşünmeniz gerekiyor. Bunun zihninizi ve bedeninizi nasıl hissettirdiğini fark edin. Öncelikle bir an için durup burada ne oluyor diye düşündüğünüzde öfkenize anında minik de olsa bir mesafe koymuş olacaksınız. Bunu yapabildiğinizde onu kontrol edebilmeniz daha kolay olacaktır. Gerekiyorsa çocuğunuza ‘Şu an çok sinirliyim, biraz sakinleşmem lazım. İçeri gidiyorum birazdan geleceğim’ diyip, minik bir ara alabilirsiniz. Bunu yaparak ona öfkeyi sağlıklı bir şekilde nasıl kontrol edebildiğinizi de göstermiş olursunuz, birazdan geleceğim dediğinizde sakinleşince geri gelmeyi unutmayın.

2.Beklentilerinizi Gözden Geçirin

“Hayatta mutlu olmanın yolu, beklentiyi düşük tutmaktır.” dendiğini hiç duydunuz mu? Bu fikri kabullenmek uzun bir süre alabiliyor.  Eşimizden ve çocuklarımızdan hiçbir şey beklememek saflık değil midir?

Şunu düşünün: beklentileriniz size ne yapıyor? Hayatınızı gerçekten iyileştiriyor mu yoksa beklentileriniz gerçekleşmediğinde hüsranınıza hüsran mı katıyor? Başkalarından bir beklentiye girdiğimizde, mutluluğumuzu onların davranışlarına bağlamış oluyoruz. Bu, eşimiz ve çocuklarımız için hiçbir standardımız yok demek değildir. Sadece, kendi iyiliğimizi kontrol edemediğimiz şeylere yüklememeyi seçmek demek.

3.Kendine Vakit Ayır

Bu, özellikle içe dönük anneler için çok önemli. Kendine hayrı olmayanın başkasına da hayrı olmaz derler. Bu çocuğunuzdan çaldığınız bir vakit değil, tam tersi onunla daha olumlu bağ kurabilmeniz için bir mecburiyettir. Her anınızı çocuğunuzla geçirmek geliştirmeyecek ilişkinizi, onunla kaliteli, keyifli zaman geçirmeniz geliştirecektir. Yenilenmek ve enerji depolamak için kendinize düzenli vakit ayırdığınızdan emin olun. Anneyken kendine ayıracak vakit bulmak zor olsa da imkansız değil. Mesela bazı anneler, çocuklarından daha erken kalkarak bunu yapabiliyor.

4.İlham Al

Günümüzde bilgi parmaklarımızın ucunda. Bir anne ve birey olarak ilerleyebilmek ve kendini geliştirmek adına ilham aranabiliyor. İlham verici bloglar takip edilebilir, konuyla alakalı podcastler dinlenip kitaplar okunabilir. Siz öğrenmeye devam ettikçe, olabileceğiniz en iyi versiyon olabilmek için motivasyon kazanacaksınız.

5.İhtiyaçlarınız Önceliğiniz Olsun

Anne olarak, yapılacak başka bir sürü iş varken ve size bağımlı birkaç tane minik insan varken kendi ihtiyaçlarınızı önceliğiniz yapmanız size bencilce gelebilir. Ama inanın ki yaptığınız şey bencilce değil. Kendinize iyi baktığınızdan emin olmak, ailenize de daha fazla katkı sağlamanızı kolaylaştıracak. Daha iyi, daha mutlu hissedeceksiniz ve çocuklarınıza karşı daha sabırlı olacaksınız. Bunu yapmak ailenize vereceğiniz bir hediye olacaktır.

6.Net Sınırlar Koyun

Hepimizin sınırlı zamanı ve enerjisi var. Enerjimizi korumak için de net ve sağlıklı sınırlar koymamız gerekli. Sınırlar, sizin zihinsel ve fiziksel sağlığınız için faydalı olmanın yanı sıra çocuklarınız için de faydalıdır. Eğer çocuklarınız sınırlarını ve kendilerinden beklenenleri bilirse, kendilerini daha güvende hissedeceklerdir.

7.Farkındalık (Mindfulness) Uygulamaları

Farkındalık, dikkatinizi sadece ve sadece bulunduğunuz ana odaklamaktır. Dikkatinizi şu ana getirmeyi tekrar tekrar denedikçe, sabırsızlanmaya ya da sinirlenmeye başladığınızı fark edeceksiniz ve sakin kalabileceksiniz.

Kullanılan farkındalık yöntemlerinden bir tanesi dikkatinizi nefesinize odaklamaktır. Nefes alırken 3’e kadar sayıp nefes verirken 5’e kadar saymayı deneyin ve bunu tekrar edin. Dikkatiniz dağıldığında, dikkatinizi nefesinize geri getirin. Bunu ne kadar çok yaparsanız, şimdide kalmanız o kadar kolaylaşacaktır.

  1. Ne Uğruna Savaşmak İstediğinizi İyi Seçin

Bazı şeyler, çocuklarınızla tartışmaya değmez. Çocuğunuz eğer istediği tişörtle pantolonu giymesine izin vermezseniz olay mı çıkaracak? Eğer size olması gerektiğinden daha fazla stres yaşatacaksa bırakın giysin. Enerjinizi daha önemli şeyler için saklayın.

9.Uzaklaşın

Eğer geri dönüşü olmayacak bir durumun içine girdiğinizi fark ediyorsanız, yapabileceğiniz en iyi şey çocuklarınızın güvende olduğundan emin olup kendinizi ortamdan uzaklaştırmak. Birkaç dakika sakinleşmeye çalışın. Daha sakin ve duygularınızı kontrol edebilir duruma geldiğinizde geri dönebilirsiniz.

  1. Öfkenizi Atma Yolları Bulun

Sizin için, hangi durumda olursanız olun modunuzu değiştirebilen şey ne? Bazı insanlar için müzik dinlemek, komik videolar izlemek, çocuklarını gıdıklamak, günlük yazmak ya da spor yapmak olabilir. Ailenize patlamamak adına, öfkenizi pozitif bir şekilde dışa vurabileceğiniz aktiviteler bulmaya çalışın.

11.Öfkenizi Bir Araç Olarak Kullanın

Bütün duygularımızın bir işlevi var ve öfke de bu duygulardan biri. Öfke, çoğu zaman bir değişiklik yapmamız gerektiğinin bir işaretidir. Sakin olduğunuz zamanlarda, sizi neyin öfkelendirdiğini ve bunu nasıl değiştirebileceğinizi düşünün.

Belki evde yeni kurallar koymanız gerekiyordur ya da çocuğunuzu yatağa daha erken göndermeniz. Belki de eşinizde ilişkinizi geliştirmeniz. Öfkenizin kökenini iyice araştırın ve bunu çözmek için neler yapabileceğinizi düşünün.

Öfke, üstesinden gelmesi zor bir duygudur ama sabrınızı geliştirmeyi öğrenebilirsiniz. Kolay olacak demiyorum, ama eğer bir değişiklik yapmaya hazırsanız ve çabalamaya da istekliyseniz, bir şekilde oraya varırsınız.

Hazırlayan: Alara Su Bilgez

Kaynak: https://mamafindsherway.com/how-to-be-patient-with-your-kids/