Tıbbi Müdahaleler Öncesinde Çocuğun Hazırlanmasının Önemi

Son yıllarda zihin-beyin ve beden arasındaki ilişki ile çok ilgilenmekteyim. Bunda aldığım Somatik Deneyimleme (somatikdeneyim) eğitiminin de tabi ki çok etkisi oldu veya zaten bu ilgim beni beden-travma ilişkisini daha yakından tanımaya yöneltti.

Yaşadığımız her türlü zorlu fiziksel, duygusal ve psikolojik deneyimin bedenimizde de bir yansıması oluyor. Bu yansıma beynimiz başta olmak üzere, organlarımız, kaslarımız, dokularımız ve hatta hücrelerimize kadar etki ediyor. Sinir sistemimiz mucizevi bir sistem, bunların çoğu zaman üstesinden geliyor ve eski esenlik halimize dönüyoruz. Fakat bazen de hiç aklımıza bile gelmeyecek, üzerinde durmadığımız yaşantıların ‘travma enerjileri’ ve etkileri yıllar boyunca bedenimizde ve sinir sistemimizde kalmaya devam ediyor. Ve uzun vadede hem fiziksel (Ör: Kronik ağrılar) hem de psikolojik (Ör: Kaygı Bozuklukları) semptomlara dönüşebiliyor.

Bu çoğu zaman gözden kaçan, birçok uzmanın normal olarak danışanlarıyla görüşmelerinde sormayı dahi aklına getirmediği travmalardan bazıları da düşmeler ve tıbbi müdahalelerdir. Özellikle çocuklukta geçirilen tıbbi müdahaleler eğer uygun ön hazırlık yapılmamışsa çocuk için gerçekten çok travmatik olabiliyor.

‘Çocuk göz kamaştırıcı ışıklardan, fiziksel kısıtlamalardan, ameliyat aletlerinden, tuhaf bir dilde konuşan maskeli canavarlardan, ilaçların neden olduğu bilinçsizlik hallerinden çok korkar çünkü bunları anlamlandıracak yeterli iç destekleri yoktur. Ayrıca elektronik izleme aletlerinin tekinsiz sesleriyle dolu ayılma odasında tek başlarına uyanmalarını, zaman zaman yabancılar tarafından ziyaret edilmeyi ve muhtemelen odadaki başka bir yataktan gelen acı iniltilerini de anlamlandırmaları mümkün değildir. Bebekler ve küçük çocuklar için böyle olaylar, uzaylı devler tarafından kaçırılıp işkenceye maruz kalmak kadar korkutucu ve travmatiktir. Duyarsızca yapılan tıbbi müdahalelerin travma yaşamalarına neden olduğu kimi çocuklar, daha sonra kabuslar görebilir, hiperaktif, korku dolu davranışlar sergileyebilir, ebeveynlerine yapışabilir, içlerine kapanabilir, geceleri altlarını ıslatabilir ya da dürtüsel bir şekilde saldırganlaşabilir. Ve hatta şiddet kullanan zorbalar haline gelebilirler. Kimileri de kronik baş ağrıları, mide sancıları ve depresyon mağdurları olabilirler.’ diyor, travma alanındaki önemli uzmanlardan biri olan Peter A. Levine. ‘Ey travma Bizden Uzak Dur!’ adlı kitabında Levine, çocuklarımızı rutin ya da acil tıbbi müdahale ve ameliyatlara nasıl hazırlayabileceğimizi ve böylece çocuğun süreci sarsılmadan nasıl atlatabileceğini anlatıyor. Ben de size özetlemek istedim, hiç ihtiyacınız olmamasını dilerim.

EBEVEYNLER ÇOCUKLARINI AMELİYATLARA YA DA TIBBİ MÜDAHALELERE HAZIRLAMAK İÇİN NE YAPABİLİRLER?
Tedavi sırasında mümkün olabildiğince çocuğunuzun yanında olun. Ona güven verin. Gerekirse sağlık görevlilerine ısrar edin. Bununla birlikte, varlığınız yalnızca bariz bir şekilde kaygılı değilseniz yararlıdır! Aksi takdirde hem sağlık görevlilerinin işini zorlaştırırsınız, hem de çocuğunuza daha çok korku aşılarsınız. Çocukların ameliyatlar ve diğer tıbbi müdahaleler nedeniyle travma yaşamaları çok sık rastlanan bir sorundur. Çocuk için özellikle korkutucu olabilecek üç müdahale:

a) Muayene masasına bağlanmak (özellikle zaten korkmuş bir haldeyken),

b) Neler yaşayacağına ilişkin yeterince bilgilendirilmeden anestezi verilmesi,

c) Ayılma odasında yalnızken ya da ‘’maskeli canavarlarla” baş başayken ayılmak.

Ebeveynler ciddi bir ön hazırlıkla, çocukların kendilerini daha rahat hissetmelerine yardımcı olabilecek çok şey yapabilirler. Bu “hazırlık” adımları olasılıkla çocuğunuzun panik eğilimini büyük ölçüde azaltacaktır.

NOT: Çocuğunuzu ameliyata hazırlamak için Karadeniz Teknik Üniversitesi Farabi Hastanesi doktorlarından anestezi uzmanı Doç. Dr. Şükran Geze Saatçi ve ekibinin hazırladığı animasyon filmini çocuğunuzla birlikte seyredip, kafasındaki soruları cevaplayabilir, onu sürece hazırlayabilirsiniz- www.youtube.com/ ‘’Şüko Ameliyat Oluyor’’. Bu hepimiz için geçerlidir; bizi neyin beklediğini bilmek duruma daha iyi adapte olmamızı sağlar ve endişe seviyemizi azaltır.

AMELİYAT GÜNÜNDEN ÖNCE

AMELİYAT GÜNÜ

Çocuğunuzun yanındaki kişi ona nerede olduğunu söyler ve ameliyatın sona erdiğini anlatır. Böylece nazikçe bulunduğu odaya ve zamana uyum sağlamasına yardımcı olabilir. Anestezi etkisinden çıkarken titreme yaşanabilir, bu çok normaldir. Hem kendinize ebeveyn olarak, hem de çocuğunuza bunun çok normal ve sağlıklı bir beden tepkisi olduğunu hatırlatın.

AMELİYATTAN SONRA

Uzm. Psk. Şirin Atçeken